31 Aralık 2014

2014’ün en kullanışlı jokeri: Paralel yapı

Suç ortakları arasında ayrım yapmayalım. Çünkü suç suçu aklamaz. Yanlış adres doğru yere vardırmaz.

Hani adettendir ya; yıl sonu değerlendirmelerinde geride bırakılan yılın “en”leri sayılıp dökülür: Yılın en önemli olayı, en önemli kişisi, en çok dinlenen şarkısı, en popüler mekânı vb.,vb... Bu en’ler değerlendirmeyi yapanın zevkine, meşrebine göre değişir. En’leri oldum bittim yadırgarım; kimin eni kimin boyu, kime göre en? “En” nitelemesini kullanabilmek için geride kalanların tümünü bilmek gerekmez mi? Bu türden değerlendirmelerin her zaman öznellikle malûl olması bir yana, mesela yılın en iyi romanı ya da en iyi filmi dediğinizde, yargınızın gerçeği yansıtması, güvenilir olması için o yılki bütün romanları okumuş, bütün filmleri görmüş olmanız gerekir. Yine de abartmaları ve en’leri severiz, çünkü yargımıza, sözümüze güç katar.

 

İşte benden de bir “en”

 

Benim en’im, en’lerin en en’i, güvenebilirsiniz. 2014 yılının siyasal olaylarını, gelişmelerini, özellikle de AKP çevrelerinin, Hükümet’in ve Cumhurbaşkanı’nın  toplumsal siyasal gelişmeleri değerlendirme konuşmalarını, demeçlerini, tepkilerini, demokrasinin çanına ot tıkama hamlelerini gerekçelendirmelerini, toplumu sindirmeye yönelik ithamlarını, saldırılarını inceledim. Hîle ve blöfle sürdürmeye çalıştıkları iktidar oyununda ellerinin zayıfladığını kendileri de fark ediyorlar aslında ve jokerlerle idare etmeye çalışıyorlar.

Hokus pokusla masanın altından çıkardıkları iki joker var: darbe ve paralel. Aslında birbirine yapıştırılmış tek bir joker de diyebiliriz. 2014 yılında AKP iktidarının vahim suçları örtbas etmek, demokratik kazanımların bir bir geri alınmasını gerekçelendirmek ve de giderek kucaklaşıp uzlaştığı gerçek Ergenekon’u gözlerden kaçırmak için kullandığı en önemli ve etkili joker: Paralel Yapı... Adem Baba’dan bu yana ne kadar suç, günah, cinayet işlenmişse hepsi Paralel Yapı’nın işi!   

Böylece 12 yıldır iktidarda olan, işlenmiş bütün suçların ortak faili AKP, Paralel’in sularında yıkanıp pirüpak oluyor. Tan Oral’ın t24’te çıkan nefis bir karikatürü vardı: Öğretmen tahtaya iki paralel çizgi çizmiş, “Bakın çocuklar, bu buna paralel, bu da buna paralel” diyor. Durum daha iyi nasıl anlatılır?

 

Bütün suçların aklayıcısı: Paralel

 

Geçtiğimiz ilkbaharda, tapeler çıkıp da paralel yapı jokerinin masaya sürüldüğü günlerde, Zekeriyaköy taraflarında galiba, bir hırsız yakalanmıştı. Televizyonda seyrettik. Adam inkâr ediyor ama kameralara suçüstü yakalanmış. Polisler tutmuş götürürken, “hepsi montaj bunların, paralel yapının kumpası” diye bağırıyordu.

Birkaç gün önce; Konya Selçuklu Üniversitesi’nde geçen yıl bir profesörün bir doçenti boğazını keserek öldürdüğü cinayet davasında, savunma tarafı cinayette paralel yapı parmağı olduğunu söyleyince, habere göre hakim bile isyan etmiş. (Hakimin de paralel olduğu iddia edilebilir tabii!)

Adi (şimdilerde adlî deniyor) suçlarda, zanlıların suçu Paralel’in etkisiyle veya yönlendirmesiyle işlediklerini söylemeleri, ya da yargı kararlarını beğenmeyenlerin hakimleri Paralel ilan etmeleri artık gülüp geçtiğimiz sıradan olaylardan.

Ancak; gülemeyeceğimiz, geçemeyeceğimiz, ciddiye almazsak, gerçek suçluların peşine düşmezsek AKP iktidarının ülke için, demokrasi için, geleceğimiz için hayatî tehlike arz eden gidişatına dur diyemeyeceğimiz sorunlar/konular var: Kürt meselesi ve çözüm süreci bunlardan biri; 17-25 Aralık soruşturmalarıyla ortaya çıkan, ülkenin boğazına kadar battığı/batırıldığı yolsuzluklar bir diğeri; yargının bütünüyle çökmesi/ çökertilmesi, hukuk devletinin çözülmesi belki de hepsinden daha önemli olanı.

İktidar, önceleri biraz utangaç, gemi azıya aldığı şu günlerde ise iyice pervasız şekilde, ortak sorumlu ve suçlu olduğu bütün konularda suçu ve sorumluluğu Paralel Yapı dediği Cemaat’e yükleyerek elini yıkama çabasında. Her türlü muhalefeti tehditle susturarak, satın alabildiklerini yandaşlaştırarak, güçlü kurbanlarıyla uzlaşarak karşısındaki her kişiyi, kurumu, yapıyı paralel ilan ederek ve darbe kartını kullanarak yoluna devam ediyor.

 

Roboski’yi kim kararttı? Cizre’yi kim karıştırdı?

 

Son olarak, AKP’nin insana ‘aptal dostun olacağına akıllı düşmanın olsun’ dedirten milletvekillerinden Mehmet Metiner, ‘Roboski’yi PKK bombalattı, paralel yapı üstünü kapattı’ diyerek konuya tüy dikti. Böylece AKP iktidarı ve Erdoğan aklanmış, bu suç da olağan şüpheli Cemaat’e atılmış oldu.

Aynı gün Kürt siyasal hareketinin saygın, sağduyulu, barışçı şahsiyetlerinden Hatip Dicle, üç cana mal olan ve çözüm sürecini sabote etmeye yönelen Cizre olaylarında Cemaat’in (ya da IŞİD’in) parmağı olabileceğini söyledi.

Cemaat’in Kürt meselesine bakışı, KCK davalarındaki kirli parmağı, bu davalarda Kürt siyasetçilerin mağdur edilmelerinin müsebbibi olması, Cemaat yargısının Kürt siyasal hareketini hedef aldığı, vb. bilinmeyen gerçekler değil. Ancak Roboski’yi, Cizre’yi, Bingöl’ü, 6-8 Ekim Diyarbakır olaylarını Paralel’e ihale etmek AKP iktidarının olaylardaki sorumluluğunu ve Kürt hareketini zaafa uğratarak çözüm sürecinde güçlü konuma gelme hesaplarını gözden kaçırmak olur. Bundan da en fazla Kürt hareketi ve çözüm süreci zarar görür.

 

AKP, Cemaat, Ergenekoncu devlet sacayağı

 

12 yıllık AKP iktidarı döneminde, AKP ve Cemaat iyisiyle kötüsüyle her şeyde ortaktırlar. Hepsinin altında da (veya üstünde mi demeli) malum devlet ve devletin gizli katlarındaki Ergenekon/ Gladyo yapısı vardır. Bu yapıyı ortaya çıkarabileceği, legal-illegal katmanlarıyla etkisizleştirilebileceği, devletin bir ölçüde de olsa temizlenebileceği umuduyla Ergenekon davalarını başta desteklemiş biri olarak, davaların Güneydoğu’daki faili meçhulleri, JİTEM’i, Hrant Dink ve benzeri suikastleri, Susurluk’u, Şemdinli’yi, vb. teğet geçtiğini fark ettikçe kod adı Ergenekon olan devlet yapısı ile birbirlerine paralel AKP ve Cemaat’in ortak suç ve çıkarları olduğunu sezmeye, düşünmeye başlamıştım. Bugün yaşadığımız sürece çok benzer biçimde, kamuoyuna Ergenekon davası olarak yansıtılan yargılamalarda Gladyo’nun maşaları ve birkaç elebaşısı öne çıkarılarak o yapı gözlerden saklanmıştı.

AKP ile Cemaat arasındaki devleti bütünüyle ele geçirme mücadelesinde, öküz ölüp ortaklık ayrılana kadarki en az on yıllık dönemde ister yargı ister uygulamalar olsun, birbirine paralel falan değil sımsıkı sarmal olanlar ortak sorumludur ve suçludur. Şimdilik mücadeleyi kazanmış görünen AKP, devletin derinlikleriyle de uzlaşarak eski ortağını tasfiyeye çalışırken “paralel” jokerini kullanıyor. 2014’ün en kullanışlı jokerinin kullanışlı aptalları olmamak için bir suçluyu diğerine yeğlemeyelim. Derinliklerdeki yerli yabancı karanlık odakları gözlerden kaçınrmayalım. Suç ortakları arasında ayrım yapmayalım. Çünkü suç suçu aklamaz. Yanlış adres doğru yere vardırmaz.

 

Yazarın Diğer Yazıları

Bir yazamama yazısı

Yazıyoruz, söylüyoruz, bağırıyoruz, feryat ediyoruz da ne oluyor, ne değişiyor! Anlamsızlık, yetersizlik, boşuna çaba duygusu

Çocukları kefene sokan ruh hastası ilkel zihniyet

ÇEDES'in amacı çocuklarda çevre duyarlılığını geliştirmek ise, ormanlarımızın, tarım topraklarının, doğal zenginliklerimizin nasıl yok edildiğini, açgözlü vahşi talan düzeninin doğal yaşamı nasıl katlettiğini öğretin

Devletin birliğini bütünlüğünü bozan hainler kimler?

Dikkatimi çeken, Demirtaş'a devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmaktan, Figen Yüksekdağ'a da devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmaya yardımdan ceza kesilmiş olması. Soruyorum: Devletin bütünlüğünü, milletin birliğini bozanlar Kobane davasında mahkûm edilenler mi, onları mahkûm ettirenler mi?

"
"